Sevgili 2013 veya zamani neden sayariz...

Ne kadar ilginc degil mi insan gibi sonlu yasamli bir varligin zamani bu kadar titizlikle saymasi, takvim gunlerini isaretlemesi, bazen gulup oynamasi bazen huzunlenmesi. Kucukken bilye veya izmir tabiriyle mese oynardik ve elimizdeki meseleri saymanin ugursuzluk getirdigine inanirdik, diger utme-utulmeli oyunlarda da boyledir de, acaba hayat icin ayni kurali neden uygulamiyoruz,tersine israr ve inatla sayiyoruz. Sayma bize sonlulugumuzu hatirlatip aci vermiyor mu, her aldigimiz yas devirdigimiz seneyi kutlamamiz simdiye degin olmeden yasadigimiz ve hic olmeyecegimiz sanrisinin kaniti olarak mi kutlanir yoksa olume yakinlasma kaygimizi karsit bi reaksiyon gostererek bastirma cabamizin urunu mudur..

Sent from my Verizon Wireless Phone

sanal alemin getirdikleri

sanl alem haytimiza girdi gireli..
temasin niteligi degisti, duyu organlarimizin algilarimizdaki siralamsi ve oncelik siralamasi degisti,
dokunamadigimiz seyllere sahip olduk
gittikce degersizlesen cok sayida seyimiz oldu
kolay elde edip kolay kaybetmeye basladik ki onlar zaten yoktular
madde ile sikintisi olanlarin onune yeni bir dunya acildi
insan iliskilerinin niteligi degisti

Sent from my Verizon Wireless Phone

Yeni yeni

Ah olsun vah olsun

Sent from my Verizon Wireless Phone

istiklal'de bir öğleden sonrası akşamdan öncesi

Uzun zaman olmus boyle aylak olmayali istiklal de.kitaplari gezmeyeli dokunmayali vitrinlere eskiyi anmayali kaldirim taslarini saymayali insanlari gormeyeli afisleri dikizlemeyeli bosluk ihtimalini dusunmeyeli tepeden bakmayali hayata tezgahlara surtunmeyeli kahve yudumlamayali satirlar esliginde hayatin boyle surmesini istemeyeli ara guleri gormeyeli dune degmeyeli bugunu eritmeyeli zamanin icinde yarini dusunmeyeli sonsuza uzanmayali bacak bacak ustune atmayali daracik taburelerde dovme yaptirmayi gecirmeyeli aklimdan eski fotograf makine tozu solumayali kafami kaldirip caminin orada gokyuzune dalmayali kuslarini bile sahislastirmayali sokaklarin kapanmis anilar dukkanlarinin camindan iceri bakmayali hayatin ne hos oldugu sanrisina kapilmayali adim sonrasi adimin nereye goturdugune aldirmamayi iyimserligin kollarinda uyumayali dolu kitap cantayla dolasmayali anlamli kalemler pesinde kosmayali hayattan korkmayali ustune ustune gitmeyeli caddenin sonuna dek israrla gitmeyeli tukenmeyeli her bir sokagin kendi dunyasinda insanin yuzunde anlam aramayali olmadik yerde zamanda olmadik seyle karsilasmayali dunden sonra yarindan once de bulunmayali sarkilari aramayali mekanda sonmus zevkler volkanindan puskurmeyeli yerine koymayali kendini bir sahafin gulumseyen bir fotografi aramayali camekanlarda eski siirler dokulmeyeli dudaklarimdan yeni umutlar belirmeyeli gogsumde insanla carpismayali mekanla sevismeyeli zamani durdurmayali ne kadar uzun zaman olmus 

hoşgördük boşbulunduk

yineden karşımızdayım işte
karşıdan bakınca olmuyor
karşımıza da almamak lazım
karşı karşı durmayın
karşı sınız mı
karşılıklılık ne hoş
gerisi

hadi hayırlısı hakkımızda...